Japon katlamayı çok seviyorum , genelde elde , sabırla yapılıyor ve hep süpriz dolu ve heyecanlı oluyor en azından benim için böyle .....
Uzun sürüyor ancak bitince çok güzel oluyor
Makinamı satın alalı yıllar oldu.Aldığım bayii bana hiçbirşey öğretmediği gibi kılavuz bile vermedi.Sadece içinden çıkan standart kurulum kılavuzu ve makina ile başbaşa kaldım.Kime ne sorayım bilemez durumda :( Singer uluslararası sitesine girdim bir iki bişi öğrendim , deneye yanıla yol almaya çabalarken , birgün bu SİNGER sitesinde gördüğüm değişik iğne ve ayakları almaya karar verdim , kendime bir liste yaptım ( sanki bu arada makinayı tam kullanabiliyormuş gibi , ama önüne geçilmez merak ve alma arzusu işte ).Beşiktaşta işyerime yakın olduğu için balık pazarı içinde küçük bir singer satış ve servisi buldum.Listemdeki birçok ayak ve iğneyi aldım ve kadıncağıza musallat oldum.Derdimi anlattım , makinam var herşeyim var ama bu makina hep bildiğini yapıyor beni dinlemiyor , ayarlayamıyorum , hızlı hareket ediyor , kumaşların altına ip topluyor , ip kesiyor falan falan , kadıncağız makinayı benden alsaydın sana özel ders yapabilirdim gibi saçma birşey söyledi sonrada makin
Ebru sık sık çaydanlık örtüsü dikiyor ve öyle de güzel süslüyordu ki .Çok sevimli buluyordum ama hiç kullanmayacağımı düşündüğüm için dikmek aklıma gelmiyordu.Malum insan alışkanlıklarından zor vazgeçtiği gibi yeniliğede kapalı veya kör oluyor. ... Halbuki biz hep çayımızı bardağımızda soğutup içiyoruz , kaynar çay içmeyi sevmiyoruz.Çayı demledikten sonra altını kapatıyordum , çok soğuduğu zaman özellikle kışın tekrar altını açıp ısıtıyordum.Halbu ki bizim için ne büyük bir lüksmüş yahuuu... Şimdi siyah veya bitkisel çay demlediğim zaman , altını kapatınca demliğimin elbisesini giydirip yanımıza getiriyorum , ne çayımız soğuyor ne de sıkça kalkıp oturuyorum , seyretmesi de keyifli çünkü masa da bile tencere demlik gibi şeylere tahammül edemiyorum , böyle olunca üstüne bir de keyif alıyorum.
Benim için önemli 3 tane yemek kitabım var , BEREKETLİ OLSUN Gönül CANDAŞ ,BÜYÜK YEMEK KİTABI Emine BEDER ve RAMAZAN YEMEKLERİ Ümit USTA , aslında PORTAKAL AĞACIndaki tarifler genelde kusursuz oluyor . Kısır yapmak istedim , geçmişte bir kaç kez yapmıştım ama tarifi hatırlamadığım için bu üç kitabımı karıştırdım , Ümit Ustada buna ilişkin tarif bulamadım :( Kısır a niyetlenince neden mercimek köfteside yapmayayım dedim. Her iki kitaptaki tarifleri birleştirmeye ve aklıma yatan biçimde ikisinide yaptım , kısır da yeşillik az olmuştu ve rengi daha kırmızı olabilirdi , mercimek köftesine de maydanoz koymak iyi fikir değilmiş.Ama bence lezzetleri yerinde idi .Bu arada her iki tariftede kısır için kuru soğan önerilmişti birince çiğden ince doğranmış birinde ise yağda pembeleştirilen soğan deniyordu ama ben hiç kuru soğan kullanmadım ..... KISIR : 2 su bardağı ince bulgur 7-8 dal taze soğan ( artırmakta fayda var bize göre ) 2 domates ( kabukları soyulmuş küçük küçük doğranmış ) 1/
Yorumlar